Searching...
29 Haziran 2014 Pazar
02:15 0

Solucan Delikleri


Bilim kurgunun dünyasında, zaman yolculuğu hala açık ara en havalı şey. Maalesef ki gerçek hayat, fizik kuralları ve onunla birlikte gelenler, bir solucan deliğinin açılması ve zaman yolculuğu yapmamızı temel olarak çürütüyor. Tabi eğer foton değilseniz. Cambridge üniversitesinden Luke Butcher’ın yazdığı makaleye göre: Solucan deliğinin potansiyel formu, bir fotonun içinden geçebileceği bir süre kadar açık tutulabilir. Makale Physical Review D dergisine sunuldu vearXiv.org’da açık erişimli olarak yayınlandı.

Solucan delikleri ilk kez Albert Einstein ve Nathan Rosen tarafından 1935’te önerildi. Esasen solucan delikleri, gezgini uzay-zaman sürekliliğinin sınırlamalarından kaçmasını sağlayan kuramsal girdap benzeri geçitlerdir. Bir solucan deliği paralel bir evrene götürebildiği gibi, aynı evren içinde farklı bir nokta ve farklı bir zaman dilimine de götürebilir. Ancak solucan delikleri aşırı derecede kararsızdırlar ve seyahat etmemize yetecek kadar uzun süreyle açık tutulamazlar.

Fizikçiler, solucan deliklerini güçlendirmenin ve onu açık tutabilmenin yollarını düşünmeye başladılar. 1988’de Caltech’den bir takım negatif enerjinin bu işi görebileceğini önerdi. Pozitif enerji maddeyi çekip solucan deliğini kapanmaya zorlarken, negatif enerji de tam tersini yaparak onu açık tutacaktı.

O zaman ki araştırmacılar Casimir enerjisini solucan deliğini istikrarlı hale getirmek için negatif enerjinin kaynağı olarak kullanma fikrini araştırmaya başladılar. Vakum ortamında (uzay gibi) yan yana iki pürüzsüz paralel yüzey, aralarında enerjiyi (pozitif ya da negatif olması duruma bağlı olarak) tutan kuantum etkilerini geçirir. Eğer solucan deliği girdabı başlamışsa ve negatif enerji tam merkezine yerleştirilirse bu, deliği açık tutup çökmeyi yavaşlatacaktı.

Ancak hâlâ bir problem vardı. Solucan deliğinin kendisi çok küçük olacaktı. Bilim kurguda tasvir edilenlere bakarsak, solucan delikleri yolcuların büyük uzay gemileriyle içlerinden kolaylıkla geçebileceği geniş açık açıklıklardır. Gerçekte, eğer solucan deliği var olsaydı bile, insanların içinden geçemeyeceği kadar küçük olurdu. Butcher, insanlar solucan deliğinden geçemiyor olabilir ama fotonlar belki geçebilir diye akıl yürüttü.

Butcher, önceki araştırmaları temel alarak yeni hesaplamalar yaptı. Yeni tasarımı bir solucan deliğini açık tutmaya yetmeliydi, ama çok uzun ve dar olmak zorundaydı. Ancak yeniden normalleştirilmiş Casimir enerji yoğunluğu sıfır olduğundan, negatif enerjiyi doğru pozisyona koymak için iyi bir yöntem yoktu. Butcher makalesine şöyle yazıyor:

"Ne var ki, negatif Casimir enerjisi bir solucan deliğinin aşırı yavaş bir şekilde çökmesini sağlıyor. Boğaz açıklığı arttıkça, ömrü de sınırsız olarak uzuyor. Bu boğazın, merkez bölgesinin bir ışık atımı tarafından rahatlıkla geçilebileceği kadar yavaş kapandığını ortaya koyduk."

Butcher’ın hesaplamaları tamamen doğru olsa ve bir solucan deliğini bir fotonun geçebileceği kadar uzun süre açık tutabilsek bile, hayatınız boyunca hayalini kurduğunuz, geçmişe gidip Cleopatra’yla tanışmanın gerçek olacağı anlamına gelmiyor. Bu makale sadece solucan deliğini açık tutmakla ilgili, bir kişiye veya bir fotona içeri girdiğinde ne olacağını kapsamıyor. Şimdilik Mr. Peabody & Sherman ile idare etmek zorundasınız.

Çeviren: Barışcan Tunalı (Evrim Ağacı Okuru)

Kaynak: IFLS

0 yorum:

Yorum Gönder